Hurşid Devran’ın “Emir Timur’un Oğlunun Ölümü Hakkında Rivayat” Adlı Hikâyesinin Üslup Açısından İncelenmesi
Öz
Altmışlı-seksenli yıllar Özbek edebiyatının gelişimine özgü önemli bir nokta “geçmiş”tir. Adil
Yakubov, Pirimkul Kadirov, Askad Muhtar, Ötkir Haşimov gibi yazarlar tarihî olaylar ve
şahsiyetler hakkında yazma eğilimine kapıldılar. Bunun sonucu olarak Türk tarihinde önemli
rol oynamış isimlerle ilgili birçok roman, şiir ve hikâye yazıldı. Bunlar arasında Şeyhzade’nin
“Mirza Uluğbek”; Yakupov’un “Uluğbek Hazinesi”, Kadirov’un “Yılduzlı Tünler”, “Babür”;
Mirmuhsin’in “Me’mar”, “Timurmelik”; Muhtar’ın “Buhara’nın Cinköçeleri”; Tohtabaev’in
“Kasaskarnıng Altın Başı”, Aybek’in, “Nevai”, Kariev’in “İbni Sina”, Mirsaidov’un “Timur
Melik” ve “Turan Melikesi” ilk akla gelen eserlerdir.
Bağımsızlık sonrasında tarihe yeni bir gözle bakma ve yazma süreci içerisinde Emir Timur
önemli bir yer tutmaktadır. Pirimkul Kadirov, Böribay Ahmedov, Abdurauf Fıtrat, Abdulla
Aripov, Töre Mirza, Şerali Jorayev, Hurşid Devran ve Naim Gayibov’un eserlerinde Emir
Timur tema olarak ele alınmıştır.
Tam Metin:
PDFRefback'ler
- Şu halde refbacks yoktur.
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.